Yazar arşivleri: ozzs

Hala sevdiğiniz birisi varsa, onu unutamamak bazen kalbinizdeki yarayı hiç kapanmayacak gibi hissettirebilir. Bu yazımda, bu konuyu ele almaya çalışacağım ve hala sevdiğinizi unutamamanın melankolik ve iç burkan yönlerini bizzat kendi tecrübelerimden yola çıkarak anlatmak istiyorum. Hala seviyorum, unutamıyorum… Bu sözler kalbimizi sızlatır, içimizi burkar ve aklımızı karıştırır. Bazen hayatımızda geçmişe sıkı sıkıya sarılırız ve“Melankoli” yazısının devamını oku

Zaman, bazen yaraları iyileştirmek için bir ilaç gibi işe yarar. Acılarımızın azalmasına ve belleğimizin belirli olayları unutulmaz kılan keskinliğinin kaybolmasına yardımcı olabilir. Ancak, bazı durumlarda zaman, kaybettiğimiz birini unutmayı kolaylaştırmaz. Zamanın bir kişiyi unutmak için yeterli olmadığı gerçeğiyle yüzleşmek, bazen zor ama gereklidir. Birini unutmak, özellikle de önemli birini, sadece birkaç gün veya hafta içinde“Unutmanın İmkansızlığı” yazısının devamını oku

İnsan sadece etrafında insanlar yok diye yalnız olmaz, insanlar varkende yalnız olur. Sizi anlayan bir kişi yoksa, derdinizi dinleyecek bir kişi yoksa, size değerlilik ve önem duygusu atfedecek bir kişi yoksa yalnızsınız demektir. Yalnızlığın tarifini kendimce yapacak olsam, bence yalnızlık; ihtiyac duyduğumuz çok özel yakınlığın olmayışıdır. Aşina yok derdime, ben söylerim ben dinlerim! Gözyaşlarımda yanık“Hep Derinleşen” yazısının devamını oku

“Çivi çiviyi söker!” O kadar nefret ediyorum ki artık bu sözü duymaktan anlatamam. Ben herkes gibi değilim. Hiçte olmadım! Bu sebeple herkesin söylediği ve bana anlamsız gelen tüm saçmalıklara artık kulağımı tıkıyorum, çünkü biliyorum. Ayrılık diye bir şey yok. Bu sizin yalanınız. Sevmek var bir ömür boyu, özlemek var bir ömür boyu, varlığı ile mutlu“Saçlarını Tararken” yazısının devamını oku

Yine buruk bir gün benim için. Bugün babamın doğum günü ve ne yazık ki babamı iki buçuk sene önce kaybettim. Bazen düşünüyorum da kendimi bildim bileli babamı kaybedeceğim güne hazırlandım ama bir insan böyle bir duruma kendini neden hazırlar hala bilmiyorum. Korkudan sanırım, çünkü bizimkiler geç evlenmişler. Babamla benim aramda 41 yaş vardı. Bu durum“Buruk” yazısının devamını oku

Yalnızlığın insanın canına tak ettiği anlar var. Bu anlar birikiyor birikiyor ve bir noktadan sonra algınızı, aklınızı ele geçiriyor ve yapmam dediğiniz şeyleri yapmanıza sebep oluyor. En azından bende bu şekilde oldu. Bir daha kurmam, kullanmam dediğim Tinder’ı yaklaşık beş sene sonra yeniden yükledim. Yıllar sonra ilk buluşmalara başladım. Unutmuşum ne kadar zor olduğunu, sıfırdan“Yeniden” yazısının devamını oku

Hayat çok zor. Neden bu zor olmak zorunda! Bazen hissettiğim tüm duyguları, düşündüğüm tüm düşünceleri, hatırladığım anılarımı hepsini içimden atıp üstümdeki tüm yüklerden kurtulmak istiyorum. Duygularım, düşüncelerim, anılarım benim yakama yapışmış ve ilerlememe hayatla mücadele etmeme engel oluyor. İçten içe beni bitiriyorlar sanki. Ben olarak yaşamak ne kadar zor. Her günüm ayrı mücadele. Bu bana“Kendimden Uzakta” yazısının devamını oku

Kendime bir gezgin diyemem ama kesinlikle bir gezgin adayıyım. Son gezimin dönüş yolu olan neredeyse bir gün süren uçak serüveni bitti ve evime döndüm. Saat gecenin 4’ü duşumu aldım ve yatağıma uzandım. Sanırım kız arkadaşımdan ayrıldığım ve babamı kaybettiğim, benim için karanlık geçen dönemden sonra ilk kez nefes alabildiğimi hissettiğim günlerdi. Yine aklım buralarda olsada“Dönüş” yazısının devamını oku

16 gün önce başladığım gezim ne yazık ki bitti. Uçağıma son saatler kala son durağım olan Sao Paulo’daki otelimden yazıyorum. Hala bir nevi şok içindeyim. Ne ara geçti tüm bu zaman. Baştan sona çok farklı bir deneyimdi. Gezip gördüğüm tüm ülkeler güzeldi fakat Rio De Janerio bambaşkaydı. Havadan çektiğim neredeyse tüm şehrin göründüğü videoyu ve“Rio De Janerio” yazısının devamını oku

Machu Picchu’dan herkese selamlar! Bugün And dağlarının zirvesinde Peru’nun Cusco şehrindeki Urubamba vadisi üzerine kurulmuş, dünyanın 7 harikasından biri olan, antik İnka şehri Machu Picchu’yu ziyaret ettim. Peru’daki olaylı seçimlerden dolayı bir aydır ziyarete kapalıydı. Peru’ya iniş yaptığım gün yeniden ziyarete açıldı. Aylar süren hazırlığım boşa gidecekti ama çok şanslıydım. Yaklaşık 3000 mt yükseklikte oksijen“Machu Picchu” yazısının devamını oku

Jack Nicholson ve Morgan Freeman’ın birlikte oynadığı The Bucket List filmini izlediğimde sanırım daha yirmili yaşlarımın başlarındaydım. Yaşlı iki adamın hayatlarının son demlerinde bir ömür yapmak isteyip bir türlü yapamadıkları her şeyi listeleyip sonra bunları tek tek yapışlarını imrenerek izlemiştim. O günden sonra yavaş yavaş kendi listemi hazırlamaya başladım. Sanırım şu hayatta en arzuladığım konu“The Bucket List” yazısının devamını oku

365 gün içinde hangi günü sevmiyorsun diye bana sorsanız hiç tereddüt dahi etmeden 6 şubat derim. 3 sene önce 6 şubatta kız arkadaşımla ayrılmıştık. Her 6 şubatta bu acıyı bir kez daha hatırlıyor ve yaşıyorum. Bu sene inanılmaz bir tesadüfle 6 şubatta ülkece yıkıldık ve cumhuriyet tarihinin en büyük felaketiyle karşı karşıya kaldık. Ben Malatyalıyım“Bilge bebek” yazısının devamını oku