Hayatımda kimseyi o kadar çok istemiyorum ki, kendim bile fazlalıkmışım gibi geliyor. Bir işin ucundan tutsam hemen bırakıyorum, bir yere bir şehre gitsem bunalıyorum, açım ama yiyemeden doyuyorum. Sonu yok, soğudum işte her şeylerden. Kış soğuğu değil ki bu bir hırkayla geçsin. Tüm sustuklarım. Tüm kendime sakladıklarım. Tüm anlatmak isteyip anlatamadıklarım. Tüm anlatacaklarım. Tüm anlatmak“Tükenişler” yazısının devamını oku
Yazar arşivleri: ozzs
Rutinlerim
Her gün ki rutinlerim, yürüyorum, konuşuyorum, yemek yiyorum yani her zaman yaptığım işleri sürdürüyorum ama nasıl anlatsam, bir boşluk duygusu içinde. Sanki içimde derin bir hiçlik var. Hiçliği hissettiğim o anda da birden bire bir his çöküyor, ağlamak istiyorum ağlayamıyorum, gülmek istiyorum gülemiyorum, sadece boşluğa dalıyorum. Çünkü neden? Yeterince dürüstsen, fazlasıyla aşık ve gerçekten seviyorsan,“Rutinlerim” yazısının devamını oku
Haklıyım
Bu güne kadar hiçbir haklı oluşumdan mutlu olmadım. Çünkü her haklı oluşumun özünde; acı, buruk ve belki de saçma bir hüzün hikayem vardı. Çünkü haklı olduğum her konuda, haklı olmayıp, mutlu olmak isterdim. Çünkü mutlu olmak, haklı olmaktan her zaman daha güzelmiş ve daha değerliymiş. Haklıyım biliyorum ama mutsuz olduktan sonra…
Kelebeklerin Hikayesi
Bilir misiniz ateş ile üç kelebeğin hikayesini? Bir zamanlar üç kelebek birlikte gezerlerken uzaktan ateşi görürler. Merak ederler nedir ateş? Ve sonunda dayanamaz, öğrenmeye karar verirler. Birinci kelebek biraz yaklaşır, geri döndüğünde şöyle der: Ateş etrafına ışık veren bir şeydir.Bu tarifi yeterli bulamayan ikinci kelebek de gider ateşin yanına birinci kelebekten daha fazla yaklaşır ateşe,“Kelebeklerin Hikayesi” yazısının devamını oku
İmtihan
İnsan yaşadıkça öğreniyor ki nefes aldığı her saniye onun için bir sınav bir imtihan. Zaten inançlı bir bireyseniz ve kadere iman ediyorsanız yaşam şekliniz de bu şekilde oluyor. Bazen insan bu imtihanlardan nefes alamayacak kadar bunalsa dahi Allah’ın takdiri diyip yoluna devam etmeye çalışıyor. İmtihanlar her insan için farklı. Bugün hayatıma geri dönüp baktığımda benim“İmtihan” yazısının devamını oku
30 Kasım
Bugün 30 Kasım. Canım annemin doğum günü. Annecim doğum günün kutlu olsun. Yine hafızamın bana oyunu. Kimsecikler hatırlamadı bende hatırlatarak moralleri bozmak istemedim. Tam 3 sene evvel bugün annem ona doğum günü tebriği olarak gönderdiğim çiçeği teslim alamamıştı çünkü o sırada babamın yanında acil servisteydi. O gün ne yazık ki babamı bizden alan hastalığın teşhisinin“30 Kasım” yazısının devamını oku
Kalabalıklar
İçimdeki kalabalıklara gücüm yetmiyor artık. Halbuki tek istekleri değişim. Bense ille de bir sevgiliyle el ele verip değiştirecektim dünyamı. Çok zor oldu ama anladım, insan tek başına yaşamı karşılamak zorunda. Ne çocukça, ne ham bir hayal, ne zırvalıkmış meğer benimkisi. Bir insanı sevmekle başlar her şey derlerdi, inandım. Neden bende her şey bir insanı sevmekle“Kalabalıklar” yazısının devamını oku
Kilometrelerce Uzakta
Malatyadayım ve yalnızlıkla dolu odamda uzandım her zaman ki gibi yine onu düşünüyorum. Neredeyse bir aydır görememenin verdiği özlem zaten varken şimdi ondan neredeyse 700 km uzaktayım. Belki yine göremiyordum yine özlüyordum ama benden bir kaç km uzakta olduğu düşüncesi bile rahatlatıyormuş beni. Geçen ay kafama esip atlayıp arabaya uzaklara gittiğimde de aynısını hissetmiştim. Bir“Kilometrelerce Uzakta” yazısının devamını oku
İlk Yol
Her ne sebeple olursa olsun ne zaman yola çıkacak olsam aklımda hep o var. İlk kez onunla birlikte Bolu’ya gitmiştik. İlk gün Abant milli parkına gitmiştik. Göl kenarında balık bira yapmıştık. Ardından ormana girmiş ağaçlıkların içinde huzuru Hiç unutmam, bir gün önce oturduğumuz Köroğlu İşkembecisi özür dilemek için aramıştı. Ertesi gün ise Gölcük tabiat parkını“İlk Yol” yazısının devamını oku
Vicdan
Sürekli düşünüyorum ben mi fazlasıyla zayıfım ya da gereksiz duygusalım diye. Gerçi eğer öyleysem bile bu saatten sonra kendimi nasıl değiştirebilirim ki değil mi? Bazen insanın sıkıntıları kendisi ile alakalı olabiliyor. Böyle bir sorunum var. Babamı kaybedeli bir seneyi geçti ve benim için uzakta olmaktan kaynaklı artık bir soruna dönüşmüş olan mezar yaptırma işinde nihayet“Vicdan” yazısının devamını oku
Yük
Yoldur, yürünür. Mesafedir, aşılır. Sorundur, çözülür. Yaradır, sarılır. Yüktür, taşınır. Sanırdım… Taki özlem yükü belimi bükene kadar. Görmek isteyip bir türlü görememenin taşınamaz yükünü, yaşamadan hissedemiyormuş insan… Ve görmeden geçen her gün yüklere yük katıyormuş. Günlerdir göremiyorum, aklımda sorular, deli gibi merak. Acı çöküyor canıma ve kaçacak yerim kalmadı.
Rüyalar
Yeter… Yeter artık girme rüyalarıma. Öpme, sarılma, koklama! Bakma gözlerimin içine içine… Bittim, tükendim daha ne istiyorsun benden?