Yazar arşivleri: ozzs

Eğer bir gün tüm berraklığı ile kendinizi birine açacaksanız şundan emin olun ki o kişi size istediği her şeyi yapabilir. İsterse mutlu edebilir hem de hiç kimsenin edemeyeceği kadar ama isterse de mutsuz edebilir yine hiç kimsenin edemeyeceği kadar. Kimseye kendinizi açmayın demek çok saçma olur tabi fakat açmadan önce ciddi şekilde düşünmenizi tavsiye ederim.“Elim Kolum Bağlı” yazısının devamını oku

Gazeteci Emin Çölaşan parkı site içerisinde kalmış gayet basit, standart bir park. Ofiste olduğum her öğlen, öğlen gidemezsem hemen hemen her akşam çoğu gün ise hem öğlen hem de akşam gittiğim bir park. Daha önceden hiç bilmediğim sadece son üç yıldır hayatımda olan bu park zihnime hayatımın en mutlu anlarıyla birlikte kazındı. İlk gittiğimde gün“E. Çölaşan Parkı” yazısının devamını oku

Sosyal medyanın yaygınlaşmasıyla beraber hayatımızın çok büyük bir kısmıda sosyal medyaya taşındı diyebiliriz. Bu durumu gören sosyal medya patronları bir kaç web sitesi ya da uygulama bize yetmez diyerek Metaverse’ü yaratma, hatta daha ortada bir ürün bile yokken reklamını yapmaya başladılar. Bizleri sanal gerçeklik ve sosyal medya gibi platformlara hapsetmek için her şeyi yapıyorlar. Ve“Kullanıcı Bulunamadı” yazısının devamını oku

Tam üç sene geçti üstünden. Onunla çıktığımız ikinci yemeğimizdi. Kırmızı elbisesini giymişti. Ben mavi gömlek kot giymiştim. İçeri geçilen kapının önündeki iki kişilik masaya oturmuştuk. Sanırım onunla en eğlendiğim yemeklerimizden biriydi. Hunharca hamburger fotoğrafları çekmiştik. Gözlerinin içi gülüyordu. O kadar tatlıydı ki anlatamam. Onu ilk gördüğümde zaten çok hoşlanmıştım ama galiba o gün kendi kendime“Cezzar Steakhouse” yazısının devamını oku

Günlük kullanımlarımız arasında pek farketmiyoruz. Aslında türkçemiz gerçekten çok güzel bir dil. Hele ki duygu durum düşüncelerimizi ifade ederken kullandığımız kelimeler. Benim bir favori kelimem var o da “sevgili”. Belki daha önceden defalarca kullandınız ama üstüne hiç düşündünüz mü? Ben düşünüldüğünü pek sanmıyorum. Artık insanlar tanışıyor ve bir iki görüşme sonrası birbirlerini sevgili olarak adlandırıyorlar.“Sevgili” yazısının devamını oku

İnsan bazen öylesine küçük şeylerle mutlu olabiliyor ki günlük telaşlar içerisinde bu küçük mutluluklara odaklanmayı unutuyoruz. Hep bir arayış içindeyiz ama elimizdekilerin körüyüz. Buzlu badem benim için bu şekilde bir anı. Fakat asla bu güzel anımın körü olmadım. Hatta bu blog vesileyiyle yazdığım tüm yazılar bu anımı benimle birlikte sürekli yaşamasına imkan sağlıyor. Bir süredir“Buzlu Badem” yazısının devamını oku

Rüyalar gerçekten çok ilginç. Kişisel olarak da, bilimsel olarak da çözülmesi imkansız gibi duran rüyaların gerçek sebepleri nedir çok merak ediyorum. Ben şahsen normal şartlarda nerdeyse hiç rüya görmeyen biriyim. İnsan düşüyor, normali rüya görmek mi yoksa görmemek mi? Eğer normal olanı görmek ise bu da benim normal olmayan yanlarıma bir tik daha atan özelliğim“Rüyalar” yazısının devamını oku

Ölüme gidelim dedin de mazot mu yok dedik… İleride güzel günler göreceğiz demişlerdi. Daha ne kadar gideceğiz? Otopsi istiyorum! Hayallerim kendi eceliyle ölmüş olamaz. Sen kalbimde batan güneş, ben yollarda çilekeş… Eminim bir çoğunuz bu ve benzeri eğlenceli ve zaman zaman düşündüren, zaman zaman hak verdiğimiz kamyon arkası yazıları görmüşsünüzdür. Peki daha önce hiç motor“Kamyon Arkası Sözleri” yazısının devamını oku

Eskiden uzaktan bile olsa onu görürdüm. Onu göremesem bile arabasını görürdüm. Belki sizlere saçma gelecek ama bu beni rahatlatırdı. Her şey yolunda diye düşünürdüm. Çok uzun süredir işe gitmiyor. Önce uzaktan çalışmaya başladı ya da raporlu diye düşündüm ama sanırım işten ayrıldı. Artık ondan haber almam imkansız. Keşke ortak bir arkadaşımız olsaydı arada sırada olsa“Görmek” yazısının devamını oku

Her insanın hayalleri vardır. Ne zaman başımız sıkışsa hayallerimize sığınırız. En azından ben hep böyle yaptım. Hayal kurdum ve umut ettim. Öte yandan, bilinciydeydim hiçbir hayalimin benim hayal ettiğim kadar güzel olmadığına ya da hiçbir korkumun beni korkuttuğu kadar büyük olmadığına. Bugün geri dönüp baktığımda sahip olduğum hayat, belki bir çok insanın hayali olabilecek bir“Karamsar Notlar Serisi – 1” yazısının devamını oku

Bilmem neden bu kadar tutkunum ona. Neden yanıyorum ölesiye. Her sabah gözlerimi açar açmaz, neden ilk o gelir aklıma. Yaşamaktan öte. Neden onsuz soğuk ellerim. Söyleyin neden. İçim üşüyor onsuz her gece…

Adına ‘‘Yaşamak’’ denen üzüntü günlüğünü düşündüm bugün. İçinde olup biten ne varsa ölçüp tarttım. Kursaktaki hevesten geçmişteki pişmanlığa, tüm mutluluklarımdan acılarıma… Anladım ki, anlamıyorum ve anlayamayacağım. Yorgun ve hala umutlu her insan kadar çılgın ve bir o kadar da sessizim. En çokta onsuzum… Onu aklımda, kalbimde öldürürsem kendi kurtuluş yolumdaki ışığı söndürmüş olacak gibiyim, öldürmezsem“Yaşamak Denen” yazısının devamını oku