14 Eylül

Zaman kimilerine göre en iyi dost, kimilerine göre ise en büyük düşman. Bana soracak olursanız, bana karşı dostluk yapmadığını rahatlıkla söyleyebilirim. Zaman geçiyor ama yaşadıklarımın etkisi hala dün gibi üstümde. Tam bir sene evvel bugün, eski kız arkadaşımla yüzyüze son kez görüştüğümüz gün. Daha bir kaç ay evvel onu görmek ve konuşabilmek için deli divane olmama, yaşadıklarımı kaldıramayıp doktorluk olmama rağmen yine de ona hayır diyemedim. Günün sonunda gideceğini bilsemde onu görmenin bana terapi gibi geleceğini bildiğimden tüm kafa karışıklıklarımı görmezden gelip onunla görüştüm. Son günün her anı dahi kafamda kazılı. Karşımda oturuyordu ama o artık benim yerime başkasını seçmişti. Söyleyeceğim fazla bir şey yoktu. Konduramasamda içten içe bu görüşmemizin son olacağını tahmin edebiliyordum. Yaşadığım en zor anlardan biriydi. Zaten sonrasında nefes almak bile zor gelir olmuştu. Ofiste otururken birden gözlerim dolmaya başlıyordu. Yaşadıklarımı kaldıramıyordum. Doktorumda bana çözüm olamamıştı. Bende kendimi yollara vurdum. Yaklaşık 4000 km yol yaptıktan sonra döndüm. Evet aradığımı bulamasamda döndüm…

Yorum bırakın