Tek bir hayatımız var ve ne kadar zamanımız kaldı hiçbirimiz bilmiyoruz. Yarınımızın hatta bir saniye sonrasının bile garantisi yok. O sebeple her anımız çok ama çok kıymetli. Hayat mottosu yapılabilecek sevdiğim bir söz var “Anılarla öl, hayallerle değil”. Pandemi döneminde bu sözün anlamını bir kez daha anladım. Yasaklar tüm hayatımızı resmen cehenneme çevirdiğinde elde sadece güzel anılar vardı. Çok ve güzel anıları olanlar şanslı diğerleri ise şanssızdı. Ben kendimi şanslı olan grupta gördüm hep. Kalp kırıklıklarıyla dolu bir ilişkinin muhteşem anıları ve gezip gördüğüm olağanüstü ülkeler, şehirler, arkadaşlarımla paylaşımlar yaptığım şahane anılarım vardı. Yasakların bittiği bu günlerde bu anılara yenilerini katmak için çabalıyorum. Belki bir ömür unutamayacağım yeni bir anım var artık. Annemin hep istediği benim hep ötelediğim bir aktiviteyi sonunda yaptık. 71 yaşındaki annemle atlatık İstanbul’a gittik biletlerimizi alıp Şükrü Saraçoğlu stadında yerimizi aldık. Çekirdeğimizi çitledik. Tıklım tıklım stadyumda annemle beraber 90 dk boyunca tezahürat yaptık. Kurtlarımızı döktük ve döndük. Kaç kişinin annesiyle stadyum anısı vardır bilmiyorum ama benimki muhteşemdi. Umarım benzer bir çok anımız olur. O zaman anı biriktirmeye devam…
